Sosyal medya hayatımızın bir parçası, eve kapandığımız bu günlerde hem önemi arttı hem de daha çok kullanıyoruz. Corona nedeniyle de çok popüler, tedaviler, aşılar veya önleme kürleri ile ilgili bir paylaşım olmadan gün geçmiyor, MUTLAKA OKUYUN, ÇOK ÖNEMLİ, ÇARE BASİTMİŞ gibi süslemeler de olmazsa olmuyor. Her gün değişik WhatsApp gruplarından ben de dahil doktorların fikri soruluyor. Eskiden hepsine cevap vermeye çalışıyordum artık aldırmıyorum. Bu konuda görüşlerimi yazmak istiyorum:
1.Bu paylaşımların önemli bir kısmı yanlış hatta zararlı. Bazı paylaşımları ilk yazan kişilerin kötü insanlar olduğunu düşünüyorum, bir anlamda sağlık trolleri. Hiçbir kanıt olmadan sağlık ilgili zararlı sonuçlara yol açabilecek paylaşımları ilk yazan insanların bir problemleri olduğunu düşünüyorum. Belki de içlerinden bomba atmak, adam öldürmek geliyor ama cezası olduğu için yapamıyorlar diye düşünmeden edemiyorum.
2.Bu paylaşımları doktor arkadaşlar ne der diye WhatsApp gruplarında paylaşanların istemeden iyi niyetli olsalar dahi kötü insanların emellerine alet olduklarını, onlara hizmet ettiklerini düşünüyorum. Doktor olmayanlara tavsiyem bunları paylaşmadan önce yakın bir doktor arkadaşınıza danışmanız, yakın bir doktor arkadaşınız yoksa da yakın bir doktor arkadaşı olan başka bir arkadaşınıza doktor arkadaşına danışmasını rica etmeniz.
3.İnsanlar istediklerini yazabilirler, doktorlar da her şey tekellerinde olsun istiyor diye düşünebilirsiniz. Haklısınız. O zaman kötü niyetli insanların kutuplaştırma (kutuplaştırma her alanda olabilir) tuzağına düşersiniz. Kutuplaştırmanın verdiği en büyük zarar gerçek sorunları tartışamamaktır. Bir örnek vermek istiyorum, meşhur olmak isteyen veya şöhretini sürdürmek isteyen birisi kaya tuzu tansiyon yapmaz veya tuz tansiyona neden olmaz derse gündemi tuz zararlı mı değil mi işgal eder, halbuki asıl tartışılması gereken konu tuzu nasıl azaltabiliriz olmalıdır.
4.Bir diğer önerim de bir başkasına göndermeden, fikrini sormadan önce yazıyı sonuna kadar okumanız. Sosyal medyada haberlerin çoğu sadece manşetlere bakarak paylaşılıyormuş, lütfen bu tuzağa düşmeyin. Konu ile ilgili yazımı okumak için tıklayın.
5.Hele mesleği doktor, ünvanı profesör olanlara daha temkinli yaklaşın. Tıp biliminin tartışma alanı sosyal medya değildir, bilimsel platformlardır. Meşhur olmak isteyenler için sosyal medya iyi bir fırsattır. Sadece bilimsel platformlarda çalışarak meşhur olmak çok zordur, çoğu bilim adamı için meşhur olmanın bir önemi de yoktur. Şu anda hepimizin gurur kaynağı olan Corona aşısını bulan Uğur Şahin ve Özlem Türeci’de başardıkları işin verdiği mutluluğun meşhur olmaktan çok daha fazla olduğunu düşünüyorum. O mütevazi yaşamlarında şöhretten sıkılmış bile olabilirler.
6.Gazete ve televizyon haberleri de ilginç, sansasyonel konuların peşine düşer. Hep sansasyon peşinde koşmaktan gerçek gündemden uzaklaşırsınız. AA otu zayıflatıyormuş haberinin (bu bir gizli reklam, pazarlama taktiği de olabilir) etkisi kilo vermek için gereken daha az yemek yemek, daha fazla hareket etmekten daha fazla olabilir, önceliklerinizi şaşırırsınız.
7.Sosyal medyanın hızı malum. Bilim hızla ilerliyor ama sosyal medyayı tavşan kabul edersek bilimin hızı kaplumbağa gibidir. Ama unutmayın yarışı kaplumbağa kazandı.
Umarım yazıyı sonuna kadar okudunuz. Lütfen kutuplaştırma tuzağına düşmeden önce bir arkadaşınızdan fikir alın.
Prof. Dr. Tekin AKPOLAT
NOT: Burada okuduklarınız genel bilgilerdir, doktorunuza danışmadan tedavide değişiklik yapılması sakıncalı olabilir.
Her türlü yayın hakkı saklıdır©
Bilimsel amaçlarla kaynak göstererek alıntı yapılabilir
Daha ayrıntılı bilgi için: www.tekinakpolat.com