3-9 Kasım 2017 Organ ve Doku Bağışı haftası. Size organ bağışı, organ ticareti, organ mafyası ve kimler organ bağışlayabilir gibi konularda birkaç yazı ile kendi düşüncelerimi açıklamak istiyorum.
Organ nakli 20. yüzyılın en büyük tıp olaylarından birisidir. Organ sağlamak için 2 kaynak vardır:
1.Canlı vericiler
2.Beyin ölümü gerçekleşmiş hastalardan organ bağışı.
Organ bağışı insani boyutu çok fazla, farklı din ve milliyetteki insanları birbirine yaklaştıran bir olgudur. Organ yetmezliğinin yaş sınırı yoktur. Hangimize, ne zaman organ gerekeceği önceden kestirilemez.
Yaklaşık 25 yıl önce tıp doktoru, öğretim üyesi ve gazete okuyucusu olarak ilgimi çeken gazete haberlerini kesip saklamaya başlamıştım. O zaman internet de yoktu. Bu biriktirdiklerimi derslerimde, konuşmalarımda kullanıyordum. İlgimi çeken konulardan birisi de organ nakli ve organ bağışı idi. Bundan yaklaşık 10 yıl önce bu koleksiyonumu kitap haline getirdim.
Organ naklinin sosyal boyutunu da incelediğim, organ bağışlamak isteyenlerin kafalarındaki soruları yanıtlamaya çalıştığım, şehir efsaneleri ve başımdan geçen ilginç olaylara da yer verdiğim kitap o dönemde gazetelere de haber olmuştu.
Haberin başlığı da ‘Kaynanam öldü böbreklerini karıma takın’ idi. Bu nedenle bu yazımın başlığı olarak ‘Kaynanam biraz önce öldü, böbrekleri hanımıma takılabilir mi?’ seçtim.
Aşağıdaki linkten bu kitabı indirebilirsiniz.
‘Çapkınlık uğruna böbreğinden oldu: Organ mafyası, organ ticareti’ isimli yazım.
Şunu unutmamak gerekir. Organ yetmezliğinin yaş sınırı yoktur. Hangimize, ne zaman organ gerekeceği önceden kestirilemez. Vermeden almak sadece Allah’a mahsustur, organ bağışlamazsak ihtiyacımız olduğu anda bulamayız. Böbrek hastaları nispeten şanslı diyaliz gibi bir alternatifleri var ama kalp, karaciğer, akciğer yetmezliği olanların ne yazık ki alternatifleri çok az. Bir doktor arkadaşımı mantara bağlı karaciğer yetmezliği nedeni ile kaybeden bir hekim olarak söylüyorum ben organlarımı tıp fakültesi öğrencisi iken bağışlamıştım. Allah’a şükür bugüne kadar yaşadım. Organ bağışı kartınız olmasa bile önemli değil, yeter ki yakınlarınıza söyleyin, vasiyet edin.
2 hastaya böbreklerini naklettiğimiz küçük bir çocuk televizyonda organ bağışı ile ilgili bir haber seyrederken yakınlarına ben organlarımı bağışlamak istiyorum demişti. Çocukta bunu söyledikten kısa bir süre sonra ne yazık ki evinde üzerine televizyonun devrilmesi sonucu beyin ölümü olmuştu. Yakınları çocuğun isteğini vasiyet olarak kabul edip organlarını bağışladılar. O çocuğun organları hala yaşıyor.
Prof. Dr. Tekin AKPOLAT