Kronik böbrek hastalığı

6.Kronik böbrek hastalığı

Kronik böbrek hastalığı nedir?

3 ay veya daha uzun süreli böbrek hasarı veya glomerüler filtrasyon değerindeki azalma olması durumudur. Genel bilgilerin kalan kısmı kronik böbrek hastalığı ile ilgilidir.

 

Böbrek hastalıklarında belirtiler nelerdir?

Böbrek hastalıklarının başlangıcında ve seyri esnasında hasta böğür ağrısı, poliüri, noktüri, dizüri, sık idrara çıkma, hematüri, ödem, hipertansiyon, idrarda renk değişikliği, oligüri, anüri, üremik semptomlar ve batında kitle hissetmesi gibi şikayetlerle doktora başvurabilir. Ayrıca fizik muayene ve laboratuvar incelemeleri ile proteinüri, sıvı-elektrolit metabolizması bozuklukları, asit-baz metabolizması bozuklukları ve piyüri de saptanabilir. Böbrek yetmezliğine (akut/kronik) yol açan nedenlere ait belirtiler de izlenebilir.

 

Normal böbrek boyutları nedir?

Hastanın boy ve cüssesine göre değişir. Normalde 3-3.5 vertebra veya 10-12 cm boyutundadır.

Böbrek boyutları küçülmeden kronik böbrek yetmezliği olabilir mi?

Evet. Amiloidoz, diyabetik nefropati, hidronefroz, polikistik böbrek hastalığı, böbreğin infiltratif hastalıklarında kronik böbrek yetmezliği olmasına rağmen böbrekler küçülmemiş olabilir.

Her böbrek hastalığı böbrek yetmezliği midir?

Hayır. Böbrek yetmezliği olması için glomerüler filtrasyon değerinde azalma olmalıdır. Glomerüler filtrasyon değerinde azalma olmadan da böbrek hastalığı olabilir.

Böbrek hasarının belirtileri nedir?

Proteinüri, idrarın mikroskopik incelemesinde anormallik olması, radyolojik olarak anormallik saptanmasıdır.

Son dönem böbrek yetmezliği nedir?

Amerika Birleşik Devletlerinde renal replasman tedavisi (diyaliz veya renal transplantasyon) uygulanan hastalar için kullanılan idari bir terimdir. Böbrek yetmezliği ile tamamen aynı değildir.

Kronik böbrek hastalığı evrelendirilebilir mi?

2002 yılında Amerika Birleşik Devletlerinde Ulusal Böbrek Vakfı (National Kidney Foundation) pratik olması açısından evrelere ayırmıştır. Tabloda bu evrelendirme sistemi gösterilmiştir.

 

Tablo.Kronik böbrek hastalığı evrelendirmesi

 

 

EvreTanımlamaGFD ml/dak/1.73 m2
Artmış risk³ 60 (risk faktörleri +)
1Böbrek hasarı var ama GFD normal veya artmış³ 90
2Böbrek hasarı var, GFD hafif azalmış60-89
3Orta derecede azalmış GFD30-59
4Şiddetli derecede azalmış GFD15-29
5Böbrek yetmezliği< 15

 

 

Önemli uyarı:Bu sınıflandırmada böbrek yetmezliği kavramı sadece GFD 15 ml/dakikanın altında olan hastalar için kullanılmıştır. GFD 15 ml/dakikanın hastalar için son dönem böbrek yetmezliği kavramı da kullanılabilir.

 

2002 yılında yapılan kronik böbrek hastalığı evrelendirmesi 2012 yılında güncellenmiştir. Bu güncellemede en önemli değişiklikler evre 3’ün 3a ve 3b olarak ikiye ayrılması ve idrarla albümin kaybının da GFD gibi evrelendirmede kullanılmasıdır.

 

Tablo.Kronik böbrek hastalığı evrelendirmesi (GFD’ne göre)

 

EvreTanımlamaGFD ml/dak/1.73 m2
G1Normal veya yüksek³90
G2Hafif azalmış60-89
G3aHafif-orta azalmış45-59
G3bOrta-şiddetli azalmış30-44
G4Şiddetli azalmış15-29
G5Böbrek yetmezliği<15

 

 

Tablo.Kronik böbrek hastalığı evrelendirmesi (Albüminüriye göre)

 

EvreTanımlamaAlbüminüri
A1Normal-hafif artmış<30 mg/gram veya < 3 mg/mmol
A2Orta artmış30-300 mg/gram veya 3-30 mg/mmol
A3Şiddetli artmış>300 mg/gram veya >30 mg/mmol

 

 

Bu sınıflandırmada ayrıca altta yatan böbrek hastalığının özelliği de (böbreği etkileyen sistemik hastalık varlığı, primer böbrek hastalığı, glomerüler hastalıklar, tubülointerstisiyel hastalıklar, vasküler hastalıklar ve kistik/konjenital hastalıklar) vardır ancak bundan daha fazla bahsedilmeyecektir. Bu sınıflandırmanın önemi prognozu belirlemesidir. Bir şekil ile evrelendirme prognoz ilişkisini açıklayalım.

 

A1A2A3
G1Düşük riskOrta artmış riskYüksek risk
G2Düşük riskOrta artmış riskYüksek risk
G3aOrta artmış riskYüksek riskÇok yüksek risk
G3bYüksek riskÇok yüksek riskÇok yüksek risk
G4Çok yüksek riskÇok yüksek riskÇok yüksek risk
G5Çok yüksek riskÇok yüksek riskÇok yüksek risk

 

Yeşil: Düşük risk, Sarı: Orta artmış risk, Turuncu: Yüksek risk, Kırmızı: Çok yüksek risk

 

Daha ayrıntılı bilgi için tıklayın.

Kronik böbrek yetmezliği tanısı için böbrek biyopsisi yapmak gerekir mi?

Hastanın klinik özellikleri, laboratuvar sonuçları ve abdominal ultrasonografisi ile kronik böbrek yetmezliği tanısını koymak genellikle kolaydır yani biyopsi yapmaya gerek yoktur. Kronik böbrek yetmezliği olan bir hastaya böbrek biyopsisi yapılırsa neden ne olursa olsun glomerüloskleroz, tubüler atrofi, fibrozis gibi değişiklikler izlenir yani hastanın yararına olabilecek bir bilgi etmek zordur (kronik böbrek yetmezliği tanısı konmuş bir hastada böbrek biyopsisi hasta için riskli olabilir). Bu durumun istisnalarından bir tanesi amiloidozdur. Böbrek biyopsisi ile amiloidoz tanısı konabilir, genellikle amiloidozda böbrek boyutları da küçülmemiştir. Amiloidoz tanısı için böbrek dışında biyopsi yapılabilecek dokular da vardır.

Kronik böbrek hastalığının sıklığı nedir?

2002 yılında Amerika Birleşik Devletlerinde Ulusal Böbrek Vakfı (National Kidney Foundation) pratik olması açısından evrelere ayırmıştır. Bu kronik böbrek hastalığı evrelendirmesini temel alarak toplumdaki sıklığı konusunda bilgi edinmek mümkündür. Tabloda Amerika Birleşik Devletlerinde kronik böbrek hasta sıklığı gösterilmektedir. Bu verilere göre kronik böbrek hastalığı sıklığı yaklaşık olarak % 11’dir yani her 9 kişiden birinde (20 yaş veya daha büyük) kronik böbrek hastalığı vardır. Amerika Birleşik Devletlerinde 20 yaş veya daha büyük insan sayısı yaklaşık 177 milyondur.

 

Tablo.Kronik böbrek hastalığı sıklığı

 

EvreTanımlamanSıklık (%)
1Böbrek hasarı var ama GFD normal veya artmış5.900.0003.3
2Böbrek hasarı var, GFD hafif azalmış5.300.0003.0
3Orta derecede azalmış GFD7.600.0004.3
4Şiddetli derecede azalmış GFD400.0000.2
5Böbrek yetmezliği300.0000.1

Ülkemizdeki sıklığı nedir?

 

2017 yılı Türk Nefroloji Derneği verilerine göre renal replasman tedavisi (hemodiyaliz, periton diyalizi veya renal transplantasyon) uygulanan hasta prevalansı milyon nüfus başına 957’dir. Ülkemiz 2002-2015 yılları arasında son dönem böbrek hastalığı prevalansında en çok artış gösteren 10 ülkeden biridir. Ülkemizde kronik böbrek hastalığı prevalansını saptamak amacı ile Türkiye’de Kronik Böbrek Hastalığı Prevalansı Araştırması (Chronic REnal Disease In Turkey – CREDIT) çalışması yapılmıştır.

 

Tablo.CREDIT çalışması sonuçları: Ülkemizde evrelerine göre KBH sıklığı.

 

EvreTanımlamanSıklık (%)
1Böbrek hasarı var ama GFD normal veya artmış2.527.0005.43
2Böbrek hasarı var, GFD hafif azalmış2.396.0005.15
3Orta derecede azalmış GFD2.173.0004.67
4Şiddetli derecede azalmış GFD125.0000.27
5Böbrek yetmezliği69.0000.15

 

Böbrek yetmezliğine yol açan hastalıklar nelerdir?

Ülkemizdeki hemodiyaliz hastalarında böbrek yetmezliği nedenleri Tabloda gösterilmiştir. En sık 2 neden şeker hastalığı ve hipertansiyondur.

 

 

Tablo.Ülkemizde son dönem kronik böbrek yetmezliği olgularının nedenleri (2017 Registry raporu)

 

NEDEN%
Diyabetes mellitus36
Hipertansiyon27
Glomerülonefrit7
Polikistik böbrek hastalığı5
Amiloidoz2
Obstrüktif üropati2
Tubülointerstisiyel nefrit1
Renal vasküler hastalık1
Diğer nedenler7
Nedeni bilinmeyen12

 

 

 

Bir hastada kreatinin klirensi 35 ml/dakika olarak saptanıyor, bu hastanın prognozu nedir?

 

Kronik böbrek yetmezliğinin en büyük özelliklerinden bir tanesi de ilerleyici tabiatta olmasıdır, yani zamanla şu anda 35 ml/dakika olan kreatinin klirensi 30, 25, 20, 10… azalacaktır.

 

Bu azalma hızı neye bağlıdır?

 

Kronik böbrek hastalığına yol açan hastalığa ve eşlik eden sorunlara bağlıdır.

 

Bu azalmayı durdurmak, yavaşlatmak mümkün müdür?

 

Çok nadir durumlar dışında durdurmak mümkün değildir. Uygun tedavi ile yavaşlatmak mümkündür.

 

Kronik böbrek hastalığını hızlandıran nedenler var mıdır?

 

Evet. Hipertansiyon, kalp yetmezliği, proteinüri, kontrolsüz kan şekeri, infeksiyon, dehidratasyon, sigara, nefrotoksik ilaç kullanımı gibi nedenler böbrek yetmezliğinin ilerlemesini hızlandırır. Öte yandan, bu nedenlerin kontrol altına alınması böbrek yetmezliğinin ilerlemesini yavaşlatır.

 

Nefrotoksik ilaçlara örnek verebilir misiniz.

 

Aminoglikozidler, radyokontrast ajanlar, nonsteroidal antiinflamatuvar ilaçlar başta olmak üzere çeşitli ilaçlar.

 

Kronik böbrek yetmezliğinin belirti ve bulguları nelerdir?

 

Hastaların klinik semptom ve bulguları altta yatan patoloji, böbrek yetmezliğinin derecesi ve gelişme hızı ile yakından ilişkilidir. Glomerüler filtrasyon değeri 35-50 ml/dakikanın altına inmedikçe hastalar semptomsuz olabilir. Hastaların ilk semptomları genellikle noktüri ve anemiye bağlı halsizliktir. Kronik böbrek hastalığı çok sinsi seyredebilir. Glomerüler filtrasyon değeri 20-25 ml/dakika olunca hastada üremik semptomlar ortaya çıkmaya başlar. Bulantı, kusma, kaşıntı, solukluk, kilo kaybı, üremik ağız kokusu, kaslarda erime sık karşılaşılan diğer belirti ve bulgulardır. Kronik böbrek yetmezliğinden başlangıçta veya hastalığın seyri esnasında etkilenmeyen organ veya sistem hemen hemen yoktur (Tablo). Bu belirtilerin bir kısmı diyaliz tedavisi ile bir kısmı da kullanılan ilaçlarla ilişkilidir. Glomerüler filtrasyon değeri 15 ml/dakikaya inince son dönem böbrek yetmezliğinden bahsedilir ve hastalar diyaliz, renal transplantasyon gibi renal replasman tedavilerine ihtiyaç duyarlar.

 

Tablo.Kronik böbrek yetmezliğinin klinik özellikleri

 

SIVI-ELEKTROLİT BOZUKLUKLARI: Hipovolemi, hipervolemi, hipernatremi, hiponatremi, hipokalsemi, hiperpotasemi, hipopotasemi, hiperfosfatemi, metabolik asidoz, hipermagnezemi

SİNİR SİSTEMİ: Stupor, koma, konuşma bozuklukları, uyku bozuklukları, demans, konvülsiyon, polinöropati, başağrısı, sersemlik, irritabilite, kramp, konsantrasyon bozuklukları, yorgunluk, meningism, huzursuz bacak (restless leg) sendromu, tik, tremor, myoklonus,   ter fonksiyonlarında bozulma, ruhsal bozukluklar

GASTROİNTESTİNAL SİSTEM: Hıçkırık, parotit, gastrit, iştahsızlık, stomatit, pankreatit, ülser, bulantı, kusma, gastrointestinal kanama, kronik hepatit, motilite bozuklukları, özafajit (kandida, herpes…), intestinal obstrüksiyon, perforasyon, asit

HEMATOLOJİ-İMMÜNOLOJİ:Normokrom normositer anemi, eritrosit frajilitesinde artış, kanama, lenfopeni, infeksiyonlara yatkınlık, immün hastalıkların yatışması, kanser, mikrositik anemi (alüminyuma bağlı), aşıyla sağlanan immünitede azalma, tüberkülin gibi tanısal testlerde bozulma

KARDİYOVASKÜLER SİSTEM: Perikardit, ödem, hipertansiyon, kardiyomyopati, hızlanmış atheroskleroz, aritmi, kapak hastalığı

PULMONER SİSTEM: Plevral sıvı, üremik akciğer, pulmoner ödem

CİLT: Kaşıntı, gecikmiş yara iyileşmesi, solukluk, tırnak atrofisi, hiperpigmentasyon, üremik döküntü, ülserasyon, nekroz

METABOLİK-ENDOKRİN SİSTEM: Glukoz intoleransı, hiperlipidemi, hiperparatiroidi, büyüme geriliği, hipogonadizm, impotans, libido azalması, hiperürisemi, malnütrisyon, hiperprolaktinemi

KEMİK: Üremik kemik hastalığı, hiperparatiroidi, amiloidoz (beta2-mikroglobülin), D vitamini metabolizması bozuklukları, artrit

DİĞER: Susuzluk, kilo kaybı, hipotermi, üremik ağız kokusu, miyopati, yumuşak doku kalsifikasyonu, akkiz renal kistik hastalık, karpal tünel sendromu, noktüri

 

 

Kronik böbrek yetmezliği tedavisinde amaç nedir?

Hastanın karşılaşacağı sorunları önleyerek veya tedavi ederek uzun süre ve kaliteli yaşamasını sağlamak, uygun olan hastalarda gerekirse böbrek nakli yapmaktır.

Kronik böbrek yetmezliği tedavisinde plan nedir?

1.Altta yatan hastalığın tedavisi

2.Böbrek yetmezliğinin ilerlemesini hızlandıran faktörlerin kontrolü, böbrek yetmezliğinin yavaşlatılması

3.Böbrek fonksiyonlarında azalmanın yol açtığı sorunların önlenmesi ve tedavisi

4.Son dönem böbrek yetmezliği gelişen hastalarda renal replasman (yerine koyma) tedavisi

A.Diyaliz: Hemodiyaliz ve Periton diyalizi

B.Böbrek nakli

 

Ulusal Böbrek Vakfının evrelendirme sistemi tedavi planlamasında da yardımcıdır (Tablo).

 

Tablo.Kronik böbrek hastalığı (KBH) tedavi planı

 

EvreTanımlamaPlan
Artmış riskTarama, KBH risk azaltılması
1Böbrek hasarı var ama GFD normal veya artmışEşlik eden sorunların tedavisi

İlerlemenin yavaşlatılması

Kardiyovasküler risk azaltılması

2Böbrek hasarı var, GFD hafif azalmışİlerleme hızının hesaplanması
3Orta derecede azalmış GFDKomplikasyonların değerlendirilmesi ve tedavisi
4Şiddetli derecede azalmış GFDRenal replasman tedavisi için hazırlık

Nefroloji konsültasyonu

5Böbrek yetmezliğiRenal replasman tedavisi (üremi varsa)

 

 

Önemli uyarı:Her evre kendinden önceki evreleri planını da kapsamalıdır, örneğin Evre 4 bir hastada Evre 1-2-3 planları da uygulanmalıdır.

 

Kronik böbrek hastalığı için risk faktörleri nelerdir?

 

Şeker hastalığı

Hipertansiyon

Otoimmün hastalıklar

Sistemik infeksiyonlar

Nefrotoksik ilaçlar

Böbrek fonksiyonlarında azalmaya yol açan işlemler

Düzelmiş akut böbrek yetmezliği

Yaşın 60 yıldan yüksek olması

Ailede böbrek hastalığı öyküsü

Azalmış böbrek kitlesi (böbrek nakli yapılmış hastalar ve böbrek veren kişiler)

 

Evre 3’te bahsedilen komplikasyonlardan sık görülenler hangileridir?

 

Anemi

Malnütrisyon

Kemik hastalığı

Nöropati

Psikososyal sorunlar

 

Böbrek fonksiyonlarında azalmanın yol açtığı sorunlar nasıl önlenir veya tedavi edilir?

 

Uygun diyet

Uygun sıvı

Hipertansiyon tedavisi

Kardiyovasküler riskin azaltılması

Anemi tedavisi

Üremik kemik hastalığı önlenmesi ve tedavisi

Aşılama

Malnütrisyon önlenmesi ve tedavisi, vitamin kullanımı

Ortaya çıkmış sorunların tedavisi

Nefrotoksik ilaçlardan kaçınma ve ilaç dozlarını böbrek yetmezliğinin derecesine göre ayarlama

Egzersiz

Uygun diyet ve sıvı politikası nedir?

 

Hastaya ve kronik böbrek hastalığının evresine göre değişir. Son dönem böbrek yetmezliği gelişene kadar olağan koşullarda vücut su, sodyum ve potasyum dengesi korunur. Bu nedenle diyet ve sıvı hastada son dönem böbrek yetmezliği olup olmadığına, eğer varsa diyaliz tedavisi uygulanıp uygulanmadığına göre değişir.

 

Ayşe Hanım 44 yaşında, kreatinin klirensi 45 ml/dakika, Mehmet Bey 35 yaşında kreatinin klirensi 10 ml/dakika. Mehmet Beye henüz diyaliz tedavisi başlanmadı. Bu hastaların diyetleri ve almaları gereken sıvı nasıl olmalıdır?

 

 

Diyetin içeriği            Ayşe HanımMehmet Bey
ProteinNormal?Normal? Azaltılır?
SodyumNormal*Azaltılır
PotasyumNormalAzaltılır
FosforAzaltılırAzaltılır
Sıvı (günlük)Yaklaşık 3 litreÇıkardığı idrar + hissedilmeyen kayıp

 

Önemli uyarılar:Hastalık yoktur hasta vardır prensibi hiçbir zaman unutulmamalıdır. Buradaki öneriler geneldir, her hasta ayrı ayrı değerlendirmeli ve hastaya özel plan yapması gerektiğini unutmamalıdır. Örneğin:

 

1.Ayşe Hanımda hipertansiyon, kalp yetmezliği veya ödem gibi sodyum kısıtlaması gereken bir durum varsa sodyum azaltılmalıdır.

*Sodyum kısıtlaması gereken bir durum yoksa bile sodyumdan kaçınılmalıdır (sağlıklı insanlar gibi).

2.Mehmet Bey hiperpotasemi veya hipervolemi yoksa normal tuzlu ve potasyumlu diyet deneyebilir, gerekirse kısıtlamaya gidilebilir. Normal potasyumlu diyet alabilir ama makul ölçüde. Mehmet Bey 1 adet muz yese sorun olmaz ama 5 tane muz yerse hiperpotasemi gelişebilir.

3.Ayşe Hanım normal potasyumlu diyet alabilir ama sağlıklı bir insanın yaptığı gibi bol potasyumlu diyet kullanırsa hiperpotasemi gelişebilir.

4.Bazı böbrek hastalıklarında ilave tuz vermek gerekebilir.

5.Burada sıvıdan kastedilen hastanın aldığı tüm sıvılardır: su, çay, yemekteki sıvı veya parenteral verilen sıvı.

6.Burada önerilen sıvı hipovolemi veya hipervolemisi olmayan hastadaki sıvı miktarıdır, hipovolemi veya hipervolemi varsa önce bu sorunu tedavi edilmelidir.

 

Hipertansiyon tedavisinde nelere dikkat edilmelidir?

 

Öncelikle tercih edilmesi gereken ilaçlar anjiotensin konverting enzim inhibitörleri veya anjiotensin reseptör antagonistleridir. Hiperpotasemi sorun çıkarabilir. Diğer sınıf ilaçlar da kullanılabilir. Tiyazid grubu gibi zayıf diüretikler yararsızdır, potasyum tutucu diüretiklerden kaçınılmalıdır. Diüretik olarak furosemide gibi Henle kulbunu etkileyen diüretik kullanılmalıdır. Böbrek yetmezliğinin derecesine göre ilaç dozları ayarlanması gerekebilir. Hedef kan basıncı her hasta için farklıdır. Kan basıncı 140/90 mmHg’nın altına indirilmeli, 130/80 mmHg’ya yaklaşmalıdır.

Anemi tedavisi nasıl yapılır?

Öncelikle anemiye yol açan neden düzeltilmelidir. Demir eksikliği veya yetersizliği giderilmelidir. Eritropoietin ve benzeri ilaçlarla tedavi kronik böbrek hastalarının tedavisinde çığır açmış ve yaşam kalitesinin artmasında büyük rol oynamıştır.

Daha ayrıntılı bilgi için tıklayın.

Üremik kemik hastalığı tedavisinde amaç nedir?

Serum kalsiyum ve fosforu normal sınırlarda tutmaya çalışmak

Sekonder hiperparatiroidizm gelişmesini önlemek ve tedavi etmek

 

Kronik böbrek yetmezliği olan hastaların yaşam süresinin artması bu hastalarda uzun dönemde ortaya çıkan sorunların önemini ve sıklığını arttırmıştır. Üremik kemik hastalığı uzun dönemde ortaya çıkan en sık sorunlardan bir tanesidir ve kalıcı sakatlık nedenidir.

 

Üremik kemik hastalığı nasıl önlenir veya tedavi edilir?

Diyette fosforun kısıtlanması

Fosfor bağlayıcı ilaçlar

Kalsiyum desteği

Vitamin D ve benzeri ilaçlar

Eğer varsa fazla alüminyumun vücuttan uzaklaştırılması

Paratiroidektomi

 

Fosfordan zengin gıdalar nelerdir?

Genel olarak süt ve süt ürünleri (süt, yoğurt, peynir, krema, dondurma), proteinden zengin gıdalar (karaciğer, yumurta sarısı, balık, diğer etler), kurubaklagiller, tahıl ürünleri, fındık, fıstık, kola, çikolatada fosfor çoktur.

 

Fosfor bağlayıcı ilaçlar hakkında bilgi verir misiniz.

 

Klasik fosfor bağlayıcı ilaçlar içerdikleri tuza göre 3’e ayrılır.

 

Kalsiyum içerenler

Alüminyum içerenler

Magnezyum içerenler

 

Bu 3 klasik fosfor bağlayıcı dışında yeni ilaçlar da vardır, örneğin sevelamer HCl, lantanum karbonat. Yeni ilaçlarla yan etkiler daha azdır ama maliyet daha yüksektir.

Vitamin D neden kullanılır?

 

Vitamin D’nin aktif hale gelmesi için böbreklerde 1-hidroksilasyon işlemi yapılmalıdır. Böbrek yetmezliğinde bu iş yapılamadığı için vitamin D yetersiz olur, vitamin D verilerek bu eksiklik giderilmiş olur. Vitamin D üremik kemik hastalığı oluşumunda önemli rol oynayan parathormonun salgılanmasını da baskılar.

 

Böbrek yetmezliğinde kullanılan vitamin D’nin bir özelliği var mıdır?

 

Aktif vitamin D veya 1-hidroksillenmiş vitamin D olmalıdır.

 


Vitamin D tedavisinin yan etkileri nelerdir?

 

Hiperkalsemi ve hiperfosfatemiye yol açabilir, bu nedenle vitamin D tedavisine başlamadan önce hastalarda hiperfosfatemi ve hiperkalsemi düzeltilmeli ve serum kalsiyum (mg/dl) X fosfor (mg/dl) değeri tercihen 55’in altında olmalıdır.

 

Dikkat:Yeni geliştirilen vitamin D benzeri ilaçlarda daha az hiperkalsemi ve hiperfosfatemi izlenir.

Daha ayrıntılı bilgi için tıklayın.

Böbrek yetmezliği olan hastalara hangi aşılar yapılmalıdır?

 

Kronik böbrek yetmezliği olan hastalarda immün sistem baskılandığı için hepatit B aşısı çift dozda yapılmalıdır (0,1, 2 ve 6. aylarda ve Anti-HBs titresine göre 18. ayda rapel gerekebilir). Aşının çift dozda yapılmasına rağmen aşılama hastaların ancak % 33-92’sinde koruyucu olabilmektedir. Hemodiyaliz hastalarında rapel hemodiyaliz aşısının ne zaman yapılması gerektiği konusunda kesin bir bilgi yoktur; 12-18. ayda bir rapel yapılabilir. Anti-HBs titresi 10 U/litre’nin altına inince rapel hepatit B aşısı yapılmalıdır. Bu hastalara her yıl sonbaharda influenza aşısı yapılmalıdır. Pnömokok aşısı ihmal edilmemelidir.

 

Online Nefroloji Kitabının diğer konularına ulaşmak için tıklayın.

Öğrenciler ve konuya ilgi duyan yardımcı sağlık personeli için önerdiğim diğer kaynaklara ulaşmak için tıklayın.

Doktorlar için önerdiğim diğer kaynaklara ulaşmak için tıklayın.

Öğrencilere özel not: Hasta hekim ilişkisinde empati çok önemlidir. Empati hastanın ne yaşadığını hissederek başlar. Böbrek hastalıklarını hasta gözüyle öğrenmek için sizlere Hasta Böbrekler kitabımı öneririm. Kitaba ulaşmak için tıklayın.

Diğer kitaplarıma geçmek için tıklayın.

Web sayfamdaki diğer bölümlere ulaşmak için tıklayın.

NOT:

Bu sayfa öğrenciler, doktorlar ve konuya ilgi duyan sağlık personeli içindir.

Burada okuduklarınız genel bilgilerdir, her hastanın tedavisi farklıdır, HASTALIK YOKTUR HASTA VARDIR

Her türlü yayın hakkı saklıdır©

Bilimsel amaçlarla kaynak göstererek alıntı yapılabilir

Daha ayrıntılı bilgi için: www.tekinakpolat.com