Dikkatimi çeken, bir zamanlar benim de sık yaptığım bir alışkanlıktan bahsetmek istiyorum. Birçoğumuz erken kalkıyor ve işe anca yetişiyoruz. Çoğu kez de zamanımız olmadığı için kahvaltıyı iş yerinde yapıyoruz. Hele tempo yoğunsa işe başlamadan arkadaşlarla yapılan kahvaltının zevkine doyum olmuyor. Belki de gün içinde sohbet edilecek tek zaman dilimi kahvaltı. Bunu daha keyifli hale getirmek güne iyi başlamak için iyi bir fırsat.
Gelelim konumuzun başlığına.
İŞ YERİNE KAHVALTILIK SICAK SİMİT/POĞAÇA GÖTÜRMEK
Çevremde böyle çok arkadaşım var. Evinin yanındaki fırından taze, sıcak simit, poğaça, açma alıp arkadaşlarına ikram için götüren. İyi niyetlerinden şüphe yok. Sıcacık mis gibi de kokuyor. Ne olduğunu anlamadan yiyoruz. Ben de sabah kahvaltısında simit, poğaça, börek, özellikle de simit (işe giderken yolumun üstünde çok güzel bir simitçi var, simitleri çıtır çıtır) yemeyi çok severim. Gelelim işin öbür cephesine.
Hamur işleri genel olarak glisemik indeksi yüksek gıdalardır yani kan şekerini hızla yükseltirler, bu durumda hızla insülin salınımı olur ve kan şekeri yeniden düşer. Acıkmalar, kazıntılar, kolay sinirlenmeler başlar. Güne hamur işi ile başlamak günlük performansı da olumsuz etkileyebilir. Yanında yenecek olan zeytin, peynir, yumurta, yeşillik vs dengeleyebilir ama çoğu kez yetersiz kalır. Gün içindeki halsizliğin, yorgunluğun nedeni sabah kahvaltıda yenen hamur işi bile olabilir.
20 kilo vermeyi başardığım 3 yılda kahvaltıda simit hiç yemedim diyebilirim şimdi arada kendime o keyfi veriyorum. Kilo vermeye çalışan arkadaşlarıma destek amacı ile onlara artık sabahları simit, poğaça almıyorum. Kilo vermelerini dört gözle bekliyorum.
Hamur işleri ve zeytin, peynirin içerdiği tuzdan bahsetmedim bile. Zeytin, peynirin tuzu azaltılabilir, alternatifler vardır. Güne kahvaltı ile başlamak iyidir, gereklidir ama kahvaltımızın sağlıklı olmasına dikkat edelim.
Ödül kaçamakları da güzeldir.
Sağlıklı yaşam hakkında daha fazla bilgi için www.tekinakpolat.com.