Çocukluğumda en çok sevdiğim çizgi roman Red Kit’ti. Hiç unutamadığım bölüm ise kasabaya gelen sahtekarın ilaç satması ile ilgili idi. O sırada izleyiciler arasında oturan sahtekarın adamı (tekerlekli sandalyede oturur) ilacı dener, ilacın etkisi hemen başlar ve ayağa kalkarak yürürdü. Yani tedavi bir mucize yaratır, diğer izleyiciler ilaca hücum ederdi.
Böbrek hastalıkları uzmanı olunca diyalize tekerlekli sandalye ile gelebilen ve diyalizden sonra yürüyerek evine gidebilen çok hastam oldu yani gerçek mucizelere tanıklık ettim. Hekimlik hayatımda diyaliz dışında da benzer çok mucize ile karşılaştım: bel fıtığı, potasyum düşüklüğü, kalsiyum yüksekliği, tansiyon düşüklüğü… Hepsi tedavi ile düzeldi, hastalar yürüdü. Her ne kadar modern tıbba inanmayan, sorgulayan insan çoksa da modern tıpta mucize gerçekten çoktur ama bu mucizeler çoğu kez kanıksanır, doğal kabul edilir, ön plana çıkarılmaz. Bunlar arka planda kalınca meydanı tıbbi şarlatanlar işgal edebilir. Bir anlamda köpeğin insanı ısırması haber olmaz, insanın köpeği ısırması haber değeri taşır. Neyse biz Red Kit’e geri dönelim.
Derslerimde öğrencilerime Red Kit’teki unutamadığım bu bölümü anlatırdım. Nefroloji Kongresinde anlatacağım ‘Tıbbi Şarlatanlar’ konusuna hazırlanmaya başlayınca aklıma Red Kit ile ilgili anım geldi. Acaba tekerlekli sandalyeyi atan adamı tanımlayan bir fotoğraf bulabilir miydim ve araştırmaya başladım.
Sonra Yapı Kredi Yayınlarının Red Kit’in Türkçelerini bastığını da öğrendim ve ilgili bölümü (Doktor Doxey’in iksiri) internetten satın aldım. Hemen okudum ve bu yazı ortaya çıktı. Tıbbi şarlatanlık o kadar güzel anlatılmıştı ki. Red Kit’ten örneklerle gelin tıbbi şarlatanlığı daha iyi tanıyalım.
Bölüm ‘19. yüzyılın sonlarında, Batı Amerika’da cirit atan bütün şarlatan ve sahte hekimlerden hiç biri ünlü iksirini icat eden ve pazarlayan Doktor Samuel Doxey kadar türlü dalaverelerle halkı kazıklamamıştır’ ifadesi ile başlıyor. Yani tıbbi şarlatanlık hem eski meslek hem de yaygın.
1.Dr. Doxey kasabaya gider sihirli iksirini tanıtır, ‘Şu elimde gördüğünüz Dr. Doxey’in sihirli iksiri sizi anında eski günlerinize ve gençliğinize kavuşturacaktır’. Yani gençleştirmek tıbbi şarlatanların en sevdiği konulardan birisi.
2.Bir gönüllü çağırır. ‘Durun hele! Ben geliyorum … Şu halime bakın! Kaybedecek neyim var ki!’ Bastonu ile gelen adam (makyaj ve kıyafet değiştirmiş yardımcısı Scraggy) iksirden içer, anında ağırlık kaldırmaya başlar, amuda kalkar. Buradan 2 ders çıkabilir.
Kaybedecek neyim var ki ifadesi çaresizliği gösterir ve tıbbi şarlatanlar da çaresiz insanları çok güzel sömürürler. İnternette satışı yapılan ürünlerin altındaki pozitif geri bildirimler kendi adamları olabilir.
3.İlacın etkisini gören kasaba halkı ilaca hücum eder, epey satış yaparlar ‘Küçük numaramızı iyi yutturduk Scraggy… Doğruluk anlayışıma ters düşse de bu kaz kafalıları kandırmanın tek yolu bu… İşte senin payın.’ Kazıklandığınız yetmezmiş gibi size arkanızdan hakaret de ederler.
4.Yolda elinde iksir, yerde yatan bir hasta görürler, ‘Bak… önerilen dozu aşmış olmalı…’ Kendilerinde kabahat yoktur, problem olursa hasta hatalı kullanmıştır.
5.İksirden içen köpek ölür, yaşlı bir adam rahatsızlanır, arkalarından kurşun atar ve kaçarlar. Yardımcısına ‘Böylesi başıma gelmemişti! Benim ilaç zararsızdır… Scraggy benim söylediğim gibi hazırlamadın mı ilacı?’ Yardımcısı kem küm eder, elinde fare zehiri şişesi ‘Nane esansı bitmişti ben de bunu kullandım… Neyin nesi bilmem ama aynı yeşil rengi verdi…’ Şarlatanların sattığı ürünlerin denetimsizliği bundan iyi anlatılamazdı. Aklıma bunlar ilaç değil takviye diyen hastalarım geldi. Hep keşke ilaç olsa denetimden geçmiş olurdu diye düşünürüm.
6.Yardımcısına kızar ‘Elimizde iki bin şişe ilaç var satacak… Önümüzde de iki kasaba…’ Yan etkileri bilmelerine rağmen planlarında değişiklik yapmazlar.
7.Yeni bir kasabaya gelirler ‘Çağımızın en büyük buluşu… İşte Dr. Doxey’in iksiri! Bir gönüllüyü buraya çağırıyorum.’ Çocukluğumdan hatırladığım sahne, tekerlekli sandalye ile bir kadın (ben erkek hatırlamışım) gelir. Yine kıyafet ve makyajlı yardımcısı Scraggy ‘Hepsini denedim… Kaybedecek neyim kaldı ki!’ Yine çaresiz insan sömürüsü. Yaşlı kadın iksiri içer, ayağa kalkar, tekerlekli sandalyesini başının üstüne kaldırır ve yere fırlatır. İp atlamaya başlar. Bu sefer kalan iksirleri satamazlar çünkü ilk kasabaya uğrayan Red Kit yetişir, ellerindeki iksirleri kasaba halkı ile beraber imha ederler.
8.Başka bir kasabaya doğru yola çıkarlar. Vadide yer alan yeni kasabaya yaklaşırken bir tepeden kasabayı görürler ‘Bu vadiyi sulayan tek ırmak bu… Hımmm.. Aklıma bir fikir geldi…’ Bir karışım hazırlar ve ırmağa döker, yardımcısına ‘Yirmi dört saat içinde kasabalılar bu sudan içecek ve hepsinin bağırsakları bozulacak!’. Halk sağlığını tehlikeye atmaktan çekinmezler. Ülkemizde tıbbi şarlatanların etkisi halk sağlığını tehdit edecek boyuta ulaşmıştır.
9.Kasaba ishal olur ve kasabaya girerken arabalarında ‘İshale mi yakalandınız? Dr. Doxey’in ilacını için hemen keser!’ yazmaktadır. Hastalık yarat ve tedavi et. Çok satış yaparlar ve yorulurlar.
10.Yorgunluktan bayılırlar, bir kasabalı onlara ayıltmak için ırmak suyu içirir, kendi ilaçlarından da kalmamıştır. ‘Gidelim Scraggy!. İlk eczaneyi görene kadar da durma…’ Şarlatanlar kendileri hasta olunca doktor, eczacı ararlar, yurt dışında tedavi olanaklarını araştırırlar.
11.Yeni iksir hazırlarlar. Dr. Doxey rüyasında üzerinde ‘Samuel Doxey insanlık sana minnettardır’ yazan heykelini görür. Muhtemelen dönem dönem kendilerini de kandırırlar.
12.Arada Red Kit yakalar, arabalarını ellerinden alır. Dr. Doxey bıyıklarını keser, artık tanınmam diye düşünür ‘En iyisi yine mesleğime dönmeliyim… Biraz para kazanmanın tam zamanı… Meteliksiz kaldım…’.Huylu huyundan vazgeçmez.
13.Yeni kasaba, gece uykuda bazı kasabalıların yüzüne kırmızı noktalar yaparlar. Duvara astıkları yazı ‘Kızamığa karşı aşı, 5 dolar, Aileye indirim 20 dolar Etkisi kesindir’. Yine satış, yine para. Kendi kendine söylenir ‘Yağmur suyundan yapma aşıya karşılık beş yüz dolar! Fena değil…’ Bu arada tüm kasaba tek enjektör ile aşılanmıştır. Yani sterilite hak getire.
14.Tam kasabadan ayrılacak daha önce yüzünü boyadıkları atı kırmızı döküntüler nedeni ile sahibi getirir. ‘Bu hastalıkta ilk evredir! Bütün vücuda yayılırsa kötü! Gecikmeden kompres yapılmalı dostum!’ Lekeleri suyla yıkar, çıkarır ve 10 dolar alır. Korkutarak tedavi, çaresiz insanı korkutursan hemen satış yaparsın.
15.Bu sefer gerçek kızamıklı bir çocuk gelir, lekeler suyla çıkmaz. ‘Hemen yatağa yatırın! Hastalık doğal seyrini tamamlasın! Bu evrede bilimin yapacağı bir şey yok…’ Neyse lekeler çıkmadığı için para almaz. Bilgileri iyi olmalıdır ki 10 doğrunun arasında istediği bir fikri sıkıştırabilsin. Sıkışınca da topu bilime atabilsin.
16.Kızamık aşısı satışından sonra arabasına kavuşur, at alır. Yola çıkacak, bakmış at uyuyor. Atın üzerinde çalıştığı kimyasal ilaçlardan içtiğini fark eder. ‘Dur hele! Bu bana dahice bir fikir verdi… Ne zamandır ucuz bir uyku ilacı bulmaya çalışıyordum…’. Bazıları çok iyi gözlemcidir. Bilgileri çok iyi olabilir.
17.Hemen yeni ilaç yapar. ‘Uyku ilacı sayesinde uykusuzluğa ve sinirliliğe son. Uyku sağlık getirir!’ Uykusuzluk yaygın sorun, şarlatanlar yaygın sorunlarla ilgilenirler.
18.Yeni ilacını satmak için bir kasabaya girer ama kasabada herkes gündüz bile uyumaktadır yani uyku ilacının pazarı, alıcısı yoktur. Pazar yaratmak gerekir. Yeni bir ilaç gerekir. ‘Seksenlik felçlilere bile dans ettirecek bir uyarıcı ilaç hazırlayacağım bu miskinlere!’. Yeni bir karışım hazırlar.
19.‘Kendinizi yorgun mu hissediyorsunuz. Çalışmaya haliniz mi yok? Uyarıcılarımı alınız. Çalışmak Sağlık getirir!’ yazısı ile kasabaya girer. Karışımın reklamını yapmak için megafonla konuşmaya başlar ‘Kendinizi yorgun, miskin, tembel, bitkin mi hissediyorsunuz?’. Şerif gürültü yaptığı için tutuklamaya çalışır, elinden kaçar ama kimse uyanmadığı için satış yapamadan kasabadan ayrılır.
20.‘Hoşça kal bilime ve ilerlemeye nankör ve ilgisizce davranan kasaba…’ diye söylenir. Sonunda Red Kit onu yakalar.
Tıbbi şarlatanlarla ilgili daha önce yazmış olduğum yazılarımın linkini de vermek istiyorum.
Bağışıklık sistemi ve Tıbbi Şarlatanlar
İlk düzenbaz, ilk budalaya rastladığı andan itibaren şarlatanlık doğmuştur (Voltaire).
Prof. Dr. Tekin AKPOLAT
NOT: Burada okuduklarınız genel bilgilerdir, doktorunuza danışmadan tedavide değişiklik yapılması sakıncalı olabilir.
Her türlü yayın hakkı saklıdır©
Bilimsel amaçlarla kaynak göstererek alıntı yapılabilir
Daha ayrıntılı bilgi için: www.tekinakpolat.com